Hardcore ve metal, birbirine zit giderken yepyeni bir tür, punk’in sarki söyleme stili ve müzikal özelligiyle, metal rifflerinin ve kültürünün birlesimiyle ortaya çikti. Genellikle bir dakikanin altinda süren muhalif sarkilar dinleyiciyi riff’lerle sersemletiyordu...Vokaller neredeyse tellal ya da çigirtkanlar gibi yüksek sesli ve siddetli bagiriyordu. Müzik genelde düsük kalitede olsa da, hizli ve aniden durulup cosan gitar teknigi alisilmisin oldukça disindaydi. Tüm bunlarin yaninda açilan bu yeni bulvar sayesinde artik siyaset de ebedi olarak metale girmis bulunuyordu. Bu yeni türün adi thrash metaldi... Thrash metalin kökeni 1970’lerin sonuna ve 1980’lerin basina, bazi metal gruplarinin, hardcore punk’in asiri hizini, klasik metal melodilerine eklemesine dayanir. Iki grupsa bu yeni formu belirginlestirme serefine nail olmustur: Venom ve tabiki Motörhead.. Tüm bunlarin ötesinde, thrash metal kategorize etmesi güç bir sey de kanitlamisti. Bazi metal fanlari ve müziyenleri, olusan bu yeni türü degismez sabit bir konsepte oturtmaya çalissalar da digerleri bu kisitlamaya karsi çikip böyle bir siniflandirmayi gereksiz buldular. Çünkü iki farkli metal türü arasinda geçisler olmasi genel bir durumdu. Hatta metal olmayan türlerin bile metal müzige etkisi oluyordu.. Bazilari 1981 senesini thrash metal için dönüm noktasi olarak görse de çogu insan için hikaye çok daha eskiye dayaniyordu. Black Sabbath’in “Symptom of the Universe”inde (1975) muhtemelen ilk thrash riff’i bulunuyordu. Hatta “Into the Void” ve “*****ren of the Grave”den (ikisi de 1971) bile bahsetmek mümkündü. Speed metalin öncü grubu Judas Priest’in 1978 yilindaki “Stained Class” çalismasinda da thrash metal izleri vardi. Grubun bateristi Les Blink’in tempolu ritminin aykiri bir gitar sounduyla birlestigi Tyrant’in canli versiyonu da stüdyo kaydina göre thrash metale hayli yakindi. Motörhead’in Overkill’i (1979) New York’lu bir gruba isim olmustu ve o grup 1981’de ilk thrash metal sarkisi olarak görülen eseri yapmisti: “Unleash the Beast Within”. Çok geçmeden San Francisco’lu Leather Charm grubu da “Hit the Lights”i hazirladi. Ama grup dagildigi için bu sarki yapilmadi. Grubun bestecisinin bir sonraki grubu Metallica’ydi, böylece Metallica bu sarkiyi hayata geçirdi. Metal Church grubuysa 1980 ve 81’de Metallica’nin ve Overkill’in ilk zamanlarinda yaptigi müzige benzeyen bir iki çalismayi çoktan kaydetmisti.. Ilk thrash demosuysa, yine Metal Church grubunun Red Skies (1981) demosu olabilir. Thrash, speed ve power metali birlestiren bu enstrümantal demo, grubun Ekim 1982’de çikardigi yeni demosu Four Hymns”in gölgesinde kaldi, unutuldu gitti. Yani Metal Church kronolojik olarak ilk thrash demo çikaran grup oldu. Metallica ise ikinci geldi. (Nisan 1982’de “Power Metal”, Temmuz 1982’de “No Life ‘til Leather” demolari) Bir kaç ay sonraysa (Kasim 1982) Avrupa’li Artillery grubu bir demo doldurdu. “We are the Dead” isimli bu demo daha çok Black Sabbath’in müzigine odakliydi. Metallica kadar hizli olmasa da riff’ler birbirine çok yakindi ve demo sonuç olarak bir thrash demosuydu. Thrash metal, Overkill’in ikinci demolari “Feel the Fire”i çikarmasi ve Slayer’in (“Chemical Warfare” sarkisini içeren) “Haunting the Chapel” EP’siyle 1984’de hiz almaya basladi. Bu çalismalar thrash metal türüne daha karanlik ve baskin bir ses özelligi kazandirdi. Bir sene sonra Artillery’nin “We are the Death“ albümü de türün hizlanmasina katkida bulundu. Dave Mustaine’in Megadeth’ini de unutmamak gerek: Megadeth, Judas Priest’in speed metaliyle, thrash riff’lerini birlestiren müzigiyle (özellikle “Rust in Peace”-1990 ile) çorbadaki tuz miktarinda önemli bir paya sahip oldu. 1986 yili tür için gayet verimli bir yil oldu. Dark Angel’in “Darkness Descends” albümü gelmis geçmis en saglam ve hizli thrash albümlerden biri olarak görüldü. “Reign in Blood” (Slayer) bir klasik olarak kabul edildi. Alman grubu Kreator, “Pleasure to Kill” ile türe yeni standartlar getirdigi gibi death metal üzerinde de hayli etkili oldu. Megadeth hayli teknik bir albüm olan “Peace Sells”i çikardi. Metallica’nin “Master of Puppets” albümü ise thrash müzigi çok daha ilerilere tasidi, türün adeta sinirlarini asti. 80’lerin sonuna yaklasilirken thrash metal son sürat hizina devam ediyordu. Bu senelerde tür pek çok alt dala ayrilmaya basladi, Death ve Possessed gibi pek çok grubu da etkiledi. Possessed ilk death metal gruplarindandi ve thrash metalden etkilenip belki de ilk death-thrash klasigi “Seven Churches” albümünü çikardi. Bazi gruplar da Megadeth’in ilk dönemlerinde yaptigi gibi speed ve thrash metali birlestirdi. Helstar, Heathen ve Testament gibi gruplar da parlayan gitarlariyla tanindi.